‘Mastektomi’ sonrası meme onarımıyla başarılı sonuçlar elde ediliyor

İnanç Sıhhat Kümesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kısım Lideri Prof. Dr. Gökhan Adanalı, birçok bayanı psikososyal açıdan olumsuz istikamette etkileyen göğüs kanserine bağlı göğüs kayıplarının tesirlerini en aza indiren göğüs rekonstrüksiyonlarının Türkiye‘de ve dünyada pek çok merkezde muvaffakiyetle uygulandığını söyledi.

Prof. Dr. Gökhan Adanalı, bayanlarda en sık görülen kanserlerin başında gelen göğüs kanserinin erken teşhisinde artmış toplumsal şuur ve gelişen teknolojiyle birlikte rutin kullanıma giren çağdaş görüntüleme tekniklerinin yardımıyla pek çok hastada erken teşhisin konabildiğini ve yüz güldürücü sonuçların elde edildiğini söyledi. Erken teşhis konan pek çok hastanın da hastalıktan kurtulmak kadar tedavi sonrasında iki göğüsle hayatına devam etmek istediğini söyleyen Adanalı, “Meme kanserinin temel cerrahi tedavisi olan mastektomi, göğüs dokusunun ameliyatla alınmasıdır. Günümüz çağdaş onkoplastik cerrahisinin değerli bir prensibi olan hastayı iki göğüs ile ameliyattan çıkarma sürecinin ana ögesi olan ‘mastektomi ile ez vakitli göğüs onarımı’; kanser nedeniyle göğsün bir kısmının yahut tamamının alındığı durumlarda silikon implant denilen sentetik gereçler yahut hastanın kendi dokularının kullanılarak göğsün tekrar yapılmasıdır. Kimi hadiselerde silikon implantlar ve beden öz dokuları ile birlikte de kullanılabilmektedir. Geçmişte yalnızca belli göğüs kanseri tiplerinde ve ihtimamla seçilen hastalarda uygulanabilen bu sistem, artan deneyim ve başarılı uzun periyot sonuçlarının verdiği cüretle çabucak hemen her göğüs kanseri olayında kullanılır hale gelmiştir” dedi.

‘HER 100 GÖĞÜS TAMİRATININ 76’SI İMPLANT İLE YAPILIYOR’

Göğüs tamiri tedavisinin, göğüs kanserinin tipine, evresine ve kanserin yaygınlığına bağlı olarak planlandığını kaydeden Adanalı, “Örneğin, erken evre göğüs kanseri olan bir hasta da kemoterapi radyoterapi üzere ek tedaviler gerekmeden yalnızca mastektomiyle hastalık tedavi edilebilecekse, eş vakitli olarak yapılan göğüs tamiri ameliyatı ile de tedavi tamamlanabilmektedir. İleri evre ya da daha agresif tümörlerde ise cerrahi tedaviye kemoterapi ve/veya radyoterapi de eklenebilmektedir. Bu tip hadiselerde rekonstrüksiyon sistemi farklı olabilmektedir. Bu tip  olaylarda rekonstrüksiyon mastektomi ile eş vakitli yapıldığında silikon implantlar gerekirse süreksiz olan tipleri konarak (doku genişletici) yapılabilmekte cerrahiyi takip eden devirde hastanın bilhassa radyoterapini dokulara olan olumsuz tesirleri bu implantların varlığında yaşanmakta ve tedavinin tamamlanmasını takip eden altı aylık süreç tamamlanıp bu süreksiz implantlar kalıcı implantlarla değiştirilmekte ve göğüs ucu tamiratı da yapılarak rekonstrüksiyon kademeli olarak tamamlanabilmektedir.  Günümüzde Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan her 100 göğüs tamiratı ameliyatının 76’sı implant ile yapılmaktadır. Hastanın kendi (öz)dokusunun kullanıldığı göğüs tamiri ameliyatlarında en sık karın bölgesindeki dokular kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra sırttaki kas dokusu kullanılarak da göğüs tamiratı yapılabilmektedir” diye konuştu.

‘PROTEZLER MASTEKTOMİ TAKİBİNDEKİ TEDAVİYE MAHZUR DEĞİL’

Adanalı, kanser tedavisinde muvaffakiyetin sırlarından birinin hastaya moral vermek olduğunun unutulmaması gerektiğini belirterek, “Onkoplastik cerrahiyle olağan göğüs dokusuna çok yakın bir göğüs manzarası sağlamak, hastanın kanser tedavisi sırasındaki moralini yüksek tutmak açısından da değerlidir. Göğüs tamiri, mastektomi takibindeki tedaviye mutlaka mani değildir. Protez varlığında, kemoterapi vermek ve radyoterapiye devam etmek mümkündür. Görüntüleme sistemleri de çok geliştiği için, protezler hastaların denetim görüntülemelerine de pürüz olmamaktadır. Mastektomi sonrası göğüs tamiri yapabilmek için, göğsün alınması sürecini yapan genel cerrahın süreci onkoplastik cerrahiye uygun bir biçimde yapması gerekmektedir.  Mastektomi ve sonrasındaki göğüs tamiratı ameliyatları; alanında uzman genel cerrah, plastik cerrah, radyasyon onkoloğu, medikal onkolog, radyoloji uzmanı ve psikiyatrdan oluşan bir takım ve gerekli teknolojik alt yapıya sahip tam donanımlı bir merkezde yapılmalıdır” diye konuştu.

– Ankara