Tırmık yaşama veda etti

Türkiye medyasının en renkli, kıdemli ve donanımlı gazeteci-yazarlarından Aydın Engin tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.

Aydın Engin, safra kesesi sorunu nedeniyle 8 Mart Salı günü ameliyata alınmış; tıbbi operasyon sonrasında gözlenen sızma nedeniyle 9 Mart Çarşamba günü ikinci bir operasyon geçirmişti. Engin, kısa süreli aralar dışında 16 gündür “yoğun bakım” servisinde tedavi görüyordu. Son olarak Engin 20 Mart günü akciğer enfeksiyonu ile daha iyi müdahale etmek için entübe edilmişti.

“BUGÜN BENİM 81 YAŞIMDAKİ SON GÜNÜM”

Babıali’deki fıkra yazarlığı geleneğinin günümüzdeki en başarılı ve son temsilcilerinden biri olan Aydın Engin, avuç içi kadar köşesine en grift ve çetrefilli konuları sığdırabilen bir üslup ustasıydı. Engin aynı zamanda doğum günü olan 11 Şubat’ta kaleme aldığı “Kişisel bir not” başlıklı kısa yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Aydın Engin’i bir süre nadasa bırakmak iyi olacak.Nadas’ın ne olduğunu bilmeyen kentli okurlar için bilgi notu: Nadas tarlanın sürülüp, sulanıp ekime hazırlanması ama o yıl ekilmemesidir.Ben de beni nadasa bırakıyorum.Ne kadar sürer bu nadas?Bilmiyorum. Umarım kısa sürer.Şey…Bugün benim 81 yaşımdaki son günüm.”

MARKA İSİMLERİN YAZILARINI DAKTİLOYA ALMIŞTI

İzmir’in Ödemiş ilçesinde doğan Aydın Engin 82 yıllık ömrüne hukuk fakültesi eğitimi, tiyatroculuk ve gazeteciliği sığdırabilmiş bir kimlik. Öğrencilik yıllarında Adalet Cimcoz, Tahir Alangu gibi önemli isim ve çevirmenlerin yazılarını daktiloya geçirerek geçimini sağlayan Aydın Engin, gençlik yıllarında amatör tiyatroyla ilgilendi. Bu alanda kalem oynattı.

“BEN KIDEMLİ BİR BASIN SANIĞIYIM”

Hayatı boyunca politik kimliği ve aktif siyasi çizgisinden ödün vermeyen Engin, 1970’li yılların kasvetli günlerinde tam 7 kez tutuklanarak hapse girmişti. Hakkında açılan davalar nedeniyle 12 yıl boyunca Almanya’da yaşayan Engin, sürgün yıllarında da kalemini bırakmadı. Çoğu zaman kendisini de sarakaya almaktan çekinmeyen usta yazar bir yazısında şöyle demişti: Ben kıdemli bir basın sanığıyım…

SİNEMANIN ‘HAYALET’ YAZARI

Engin, sadece renkli kalemiyle değil Türkiye tiyatro tarihinde de kalıcı bir iz bırakan kimlik oldu. Yedek subaylığını öğretmenlik olarak yaptığı yıllarda ilk oyunu “Aykırı”yı kaleme aldı Oyun, Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu’nda sahnelendi. Aydın Engin, bu toplulukta dramaturg ve oyuncu olarak işe başlamıştı. Tiyatro ile yetinmeyen Engin, sinema alanına da katkı sunmaktan geri durmadı. Aynı yıl, Yılmaz Güney’in özel senaristi olarak çalışmaya başladı. Yeşilçam için pek çok senaryo yazdı ancak imzasını kullanmadı. Aydın Engin o zamanları “Yeşilçam sinemasına çok sayıda senaryo yazdım. Derken Yılmaz Güney’in ‘Ghost writter’i (hayalet yazar) oldum. Yani senaryoyu ben yazdım, afişte ya takma ad kullandık ya da Yılmaz Güney imzasını” diye konuşmuştu.

TİYATROYA DAMGA VURDU

Edebiyat, sanat, sinema ve tiyatro dünyasının vazgeçilmez bir ismi haline gelen Aydın Engin, 1967’de Tuncel Kurtiz, Tuncer Necmioğlu, Umur Bugay ve Müjdat Gezen’le birlikte Halk Oyuncuları’nı kurdu. “Devri Süleyman” adlı oyunu yazdı ve yönetti. Yasaklamalara rağmen yüzlerce kez sahnelenen oyunu büyük ilgi görmüştü.

OYA BAYDAR’LA BİR ÖMÜR

1969’da tiyatroculuğu bırakarak gazeteciliğe başlayan Engin, haftalık Yeni Ortam dergisinde Yazı İşleri Müdürlüğü yaptı. 12 Mart 1971 darbesi sırasında tutuklandı. Tahliye olduktan sonra artık günlük bir gazeteye dönüşen Yeni Ortam’da Yazı İşleri Müdürü oldu ve aynı gazetede köşe yazıları yazdı.Yeni Ortam’da -24 Ocak 2993 Pazar günü evinin önünde uğradığı bombalı suikastta katledilen, basın tarihinin önde gelen gazetecilerinden- Uğur Mumcu ile birlikte çalıştı. Engin, akademisyen/edebiyatçı ve aktivist Oya Baydar ile evlendi. Bu evlilikten oğlu Ekim dünyaya geldi.

ALMANYA’DA ŞOFÖRLÜK YAPTI

Engin, Almanya’da 1982-1884 yıllar arasında Avrupa’daki Türk göçmenlere seslenen “Türkiye Postası” isimli yayının başında yer aldı. Bu yayınlar 1985’e kadar sürdü. Aydın Engin, Frankfurt’taki son altı yılda ise geçimini taksi şoförlüğü yaparak sürdürdü. Aydın Engin Frankfurt’ta sonraki altı yıl boyunca geçimini taksi şoförlüğü yaparak sürdürdü. Almanya yıllarını “Ben Frankfurt’ta Şoförken” adıyla kitaplaştırdı. 1992-2002 arasında Cumhuriyet Gazetesi’nde habercilik, köşe yazarlığı ve yazı işleri müdürlüğü yapan Aydın Engin, hastanede tedavisi başlayana kadar T24’teki köşesi Tırmık’ta güncel sorunlar hakkındaki yazıları ve cumartesi günlerine özel mavraları ile okurla buluşuyordu. Safra kesesi ameliyatı için yattığı hastanede 16 gün boyunca yoğun bakım servisinde kalan Aydın Engin 24 Mart 2022 Perşembe günü saat 15 sıralarında, 12 Şubat’ta girdiği 82 yaşında hayatını kaybetti. 2021 Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü’ne değer görülmüştü. Engin Sürekli Basın Kartı sahibiydi.

BUGÜN SON YOLCULUĞUNA UĞURLANIYOR

Aydın Engin, kendi isteği ve pandemi nedeniyle tören yapılmadan, bugün saat 13.00’te Çengelköy Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlanacak.

24 saat 24 saat günün önemli haberleri ve gelişmeleri

ÖNE ÇIKAN HABERLER

• Manisa’da 1100 adet tarihi eser ele geçirildi
• Batman’da iki otomobil çarpıştı: 2 ölü, 1 yaralı
• Özel yurtta öğrencilere şiddet! Görevli gözaltında
• İzmit Rafinerisi’nde parlama: 4 işçi yaralı
• Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurda döndü