Aşırı alkol ve sigara tüketimi kemik erimesi riskini arttırıyor

Dünyada 50 yaş üzeri her 3 bayandan ve her 5 erkekten birinde görülebilen osteoporoz (kemik erimesi) hastalığına yakalanmamak için uzmanlar sigara ve çok alkol tüketimden uzak durulması gerektiğini vurguluyor.

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Tıp Fakültesi, 20 Ekim Dünya Osteoporoz ( Kemik Erimesi ) Günü münasebetiyle bir dizi aktiflik gerçekleştirildi. Hastane poliklinik ve klinik girişlerine Osteoporoz ile ilgili bilgilendirici afişler asıldı. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Kısmı tarafından işçi ve hemşirelerin de katıldığı bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşmacı olarak yer alan Doç. Dr. İtina Öz Gül, kemik erimesi hastalığının en sık omurgada, kalça ve el bileklerinde görüldüğüne işaret etti. Bedenin her yerinde bu hastalığın belirtilerinin ortaya çıkabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Öz Gül; “Osteoporoz, dünya genelinde çok yaygın görülen bir hastalık çeşididir. Dünyada 50 yaş üzeri her 5 erkekten ve 3 bayandan birinde bu hastalığa rastlanmakta, ülkemizde de ?%25 seviyelerinde görülmektedir. 50 yaş üzerindeki şahıslarda görülme riski daha fazladır. Bilhassa menopoz sonrası bayanlarda kemik kaybında artış görülmektedir, bu nedenle bayanların genç yaşlardan itibaren hayat biçimlerinde gerekli düzenlemeleri yapmaları gerekmektedir” diye konuştu.

SAĞLIKLI VE İSTİKRARLI BESLENMEK KIYMETLİ

BUÜ Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İhtimam Öz Gül, osteoporozun en sık görülen kemik hastalığı olduğuna işaret etti. Osteoporoz hastalığının rastgele bir semptom olmadan görülebileceğini kaydeden İtina Öz Gül; “Hastalığa bağlı kemik kırıkları daha çok kalça, omurga, el bileği yahut kolun üst kısmında görülse de bedenin her yerinde görülebilir. Bir kemiğin kırılması başka kemik kırılmalarının da haber cisi olabilir. Öncelikle sigara ve çok alkol tüketiminden kaçınılması gerekmektedir. Sağlıklı ve istikrarlı beslenmeye dikkat edilmelidir. Kâfi ölçüde kalsiyum, protein ve D vitamini alınmalıdır. Sistemli fizikî aktiviteler ve açık havada vakit geçirmekte bu hastalığı önlemede kıymetli katkı sağlamaktadır. Ayrıyeten ailede bu hastalığa yakalanmış olanlar varsa, bu şahısların denetimlerine özel ehemmiyet göstermeleri gerekmektedir” dedi.